ALİ RIZA ÖZTÜRK (Mersin) Çek Kanunu hakkında kürsü konuşması




Ali Rıza Öztürk, 20 Kasım 1956'da Aydın Çine'de doğdu. Babasının adı Ali Rıza, annesinin adı Esma'dır. Maden Mühendisi ve Avukat; İstanbul Teknik Üniversitesi Maden Fakültesi ve İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ni bitirdi. Özel sektöre ait maden işletmelerinde maden mühendisi olarak çalıştı. ÇUKOBİRLİK Genel Müdür Yardımcılığı görevini yürüttü. Mersin İl Genel Meclisi Üyeliği görevinde bulundu. Silifke Köylere Hizmet Götürme Birliği Yönetim Kurulu Üyesi oldu. Serbest Avukatlık yaptı. Orta düzeyde İngilizce bilen Öztürk, evli ve 2 çocuk babasıdır.

Buyurun Sayın Öztürk. (CHP sıralarından alkışlar)

ALİ RIZA ÖZTÜRK (Mersin) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşülmekte olan Çek Kanunu'nyla ilgili şahsım adına söz almış bulunuyorum. Öncelikle, söz sırasını bana verdiği için Mersin Milletvekili Akif Akkuş'a çok teşekkür ediyorum.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; ekonomik kriz sonucu çeke bağlı borçlarını ödeyemedikleri için karşılıksız çek keşide etme suçundan hâlen hapishanelerde yatmakta olan ya da hapishaneye girme tehdit ve tehlikesi altında oldukları için evlerini, barklarını, sıcak yuvalarını terk ederek, eşinden, çoluğundan çocuğundan, yakın akrabalarından ayrı yaşamak zorunda kalan, "kaçak yaşayan çek mağdurları" diye anılan kişilerin kendilerinin, eşlerinin, çocuklarının ve yakın akrabalarının umutla bekledikleri ancak Adalet Komisyonundan geçmiş hâliyle bu umutlarının kırıldığı, tükendiği bir Çek Kanunu Tasarısı'nı görüşüyoruz.

Bu tasarı "Bankacıların, tefecilerin çek alacaklarının hakkını, hukukunu nasıl daha da sağlamlaştırabiliriz." düşüncesinden hareketle yapılmış bir tasarıdır. Bu, sadece onların hak ve hukukunu korumaya yöneliktir. Bu toplumda bankacılar ve tefeciler dışında başka sosyal gruplar da vardır. Bu tasarı, kanun, çek mağdurlarının yarasını sarmaktan çok uzaktır, çek mağdurlarının yarasını sarıyormuş gibi göstererek sadece pansuman niteliğindedir.

Benden önce konuşan Adalet Komisyonu Başkanı Sayın Ahmet İyimaya, değerli bir hukukçu, acaba bu kürsüde söylediklerine kendisi inanarak mı söyledi?

ADALET KOMİSYONU BAŞKANI AHMET İYİMAYA (Ankara) - Aynen inanıyorum.

ALİ RIZA ÖZTÜRK (Devamla) - Eğer bu kürsüde söylediklerini inanarak söylediyse, bugüne kadar "çek mağdurları" diye adlandırılan kişilere yönelik yaptığı açıklamalarda, kendisinin çek hukukunda cezaya karşı olduğunu neden söyledi? Bugüne kadar AKP'nin yetkilileri ve başta Komisyon Başkanı, "çek mağduru" diye anılan kişilere niye umut verdi? Adalet Komisyonu Başkanı, en son 9 Haziran günü Türkiye Büyük Millet Meclisi Adalet Komisyonu alt komisyondan geçen bu tasarıyı altı ay neden bekletti? Niye tekrar ana komisyona getirmedi? Niye bu tasarıyı tekrar görüştürmedi?

Değerli arkadaşlarım, öncelikle şunu söylemek istiyorum: Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak karşılıksız çek keşide etme fiilinin suç genel teorisi içerisinde, modern ceza hukuku içerisinde yeri olmadığı nedenle ve sadece bazı kişilerin değil ceza hukukunda otorite olan bilim adamlarının da düşüncesi bu şekilde olduğu nedenle, hiçbir modern ülkede, çağdaş ülkede böylesine haksız, adaletsiz bir ceza sistemi olmadığı nedenle, karşılıksız çek keşide etme fiilinin suç olmaktan çıkarılmasını talep ediyoruz ve karşılıksız çek keşide etme suçu nedeniyle bugün cezaevlerinde yatan herkesin hemen salıverilmesini talep ediyoruz değerli arkadaşlarım, böyle pansuman tedbirlerle falan değil.

Şimdi, burada üzerinde durulması gereken konulardan bir tanesi, çek konusunda ayrı bir kanuna ihtiyaç var mı yok mu?

Değerli arkadaşlarım, Türk Ticaret Kanunu'nda -691-736 maddeler arasında- ve hâlen Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunda görüşülecek olan yeni Türk Ticaret Kanun Tasarısında -780-823 maddeler arasında, 44 maddelik- düzenlenmiş çek hukukunun çözemediği sorunları dokuz maddeyle mi çözeceksiniz? Bu kürsüde bilen de konuştu, bilmeyen de konuştu. Sokakta bilen de konuşuyor, bilmeyen de konuşuyor.

Değerli arkadaşlarım, şimdi, insanların çeke güven duymalarının nedeni nedir? İnsanların çeke güven duymalarının nedeni, çekin bağlı olduğu alacağın tahsilini garanti altına almak için çeke uygulanan cezadır. Burada vadeli çekin faydalarını anlattılar. Türk Ticaret Kanunu'nda çekin işlevi nedir? Çek, bir ödeme aracıdır. Bunun dışında çek hiçbir amaçla kullanılamaz. Çekin terörün finansmanını önlemek, kayıt dışı ekonomiyi kayıt içine almak ya da kara paranın aklanmasını sağlamak gibi bir görevi yoktur. Çekin amacı, fonksiyonu, amacı, görevi Türk Ticaret Kanunu'nda bellidir, senedin de belidir. Çek, kayıtsız ve koşulsuz belli bir miktarın ödenmesi emrini içerir. Bono ise belirli bir miktarın ödenmesi taahhüdünü içerir. Eğer siz belirli bir miktarın ödenmesi taahhüdünün yerine çek alıyorsanız artık o çek değildir, çek olma vasfını kaybetmiştir; bu, bono yerine geçiyor demektir. Bu kürsüde dile getirildi, ekonominin ve ticaretin bir gereğiymiş. Siz eğer bugün bononun arkasına da bir cezai müeyyide koyarsanız o zaman insanlar çek almaz, bono alır. Bugünkü sistemde çeki alan bir alacaklı, çek alacaklısı ileri tarihli çek aldığı zaman o çekin karşılıksız olduğunu o anda bilmektedir, bilerek almaktadır yani o çeki alırken o çekin aslında çek değil, bir senet, bir bono olduğunu bilerek ve bu bilinçle almaktadır. Dolayısıyla o tarihli çekin bankada karşılığının olmadığını ve bunun ileride o tarihte ödeneceği umuduyla almaktadır. Şimdi siz uygulamada bono yerine çek ikame etmişsiniz, arkasından da bu yanlış uygulamaya uygun bir şekilde, Türk Ticaret Kanunu'ndaki çek hukuk sistemini altüst eder şekilde, darmadağın eder şekilde, uluslararası hukuk kurallarını bir kenara iterek siz yeni yapılanmalar getiriyorsunuz. Hangi ülkede görülmüş tacir çeki-tacir olmayan çek? Sizin örnek gösterdiğiniz Cenevre Yeknesak Kanunu'nda, bu gerekçede söylemişsiniz, tacir olan çek-tacir olmayan çek ayrımı var mı? Hangi ülkede hamiline çek, hamiline olmayan çek ayrımı var? Hangi ülkede karşılıksız çek keşide etme suçu bir cezai müeyyideyle bağlanmış. Bütün bunlar gerçekken, burada sadece ticari hayatın dalgalanması adına bunun yapıldığı söyleniyor.

Değerli arkadaşlarım, bakın, 1985'e kadar bu ülkede karşılıksız çek keşide etme suçundan bir ceza yoktu. Peki 85 yılına kadar bu ekonomi yok muydu? Bugün Amerika'da, Avrupa ülkelerinde ve dünyanın çağdaş hukukla idare edilen ülkelerinde ekonomi yok mu? Oralarda çek yok mu? Var. Niye ekonomiler dalgalanmıyor? Çünkü çek amacına uygun olarak kullanılıyor. Sen burada çeki bononun yerine kullandırırsan, amacına uygun olmadan kullandırırsan, ekonomin dalgalanır. Kaldı ki, 1985 yılına kadar olmayan bir sistemi Türk hukukuna sokmuşuz. 85 yılında doğrudan hapis cezası öngören bir yasa çıkarmışız 3167 sayılı. Peki, sorunlar önlenmiş mi? Sizin burada ileri sürdüğünüz sorunlar ortadan kalkmış mı? Kalkmadığını siz söylüyorsunuz? Nerede söylüyorsunuz? Kanunun gerekçesinde söylüyorsunuz. Diyorsunuz ki, daha 1993 yılında: "Sekiz yıllık uygulama 3167 sayılı Kanun'un değiştirilmesi gereğini ortaya çıkarmıştır çünkü umut edilenin aksine, karşılıksız çek suçunun özel olarak düzenlenip suçun oldukça uzun bir hürriyeti bağlayıcı cezayla cezalandırılması caydırıcı olmamış, aksine, piyasadaki karşılıksız çek miktarı artmış ve ceza davaları önemli rakamlara ulaşmıştır." Bunu kim söylüyor? Siz söylüyorsunuz. Hangi dediğiniz doğru, hangi dediğiniz doğru sizin?

Değerli arkadaşlarım, bugün gerçekten bu Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunda uluslararası hukuk kurallarına ve ulusal hukuk kurallarımıza aykırı, ceza adaletine aykırı, son derece haksız bir ceza sistemini getiren bir yasayı görüşüyoruz. Çek Kanunu özel hukuktaki ilişkileri bir kenara bırakmış, tamamen sanki Ceza Kanunu görüşüyoruz gibi, kamu hukukunun temel meselelerini görüşüyoruz gibi -birazdan önergeler ve maddeler üzerinde konuşacağız- Çek Kanunu olmaktan çıkmış, yani ticaret hukukundaki anlamıyla özel bir enstrüman olmaktan çıkarılmış, tamamen bir ceza hâline getirilmiş.

Bu kürsüden soruyorum: Çek alacaklıları padişahın çocuğu mu? O zaman siz alacağın tahsilini garanti altına almak için bu cezayı savunuyor iseniz bono alacaklılarının hakkı, hukuku ne oluyor? Bono ile çek aynı hukuki rejime tabi değil midir? Türk Ticaret Kanunu'ndaki düzenleniş biçimleri itibarıyla bono ile çekin arasında bir fark var mıdır? Siz burada çek alacaklısını koruyorsunuz, o zaman bono alacaklısını niye korumuyorsunuz? Bonodan ve çekten daha kuvvetli bir belge olan mahkeme ilamına dayalı olan alacak sahiplerini neden korumuyorsunuz?

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; gerçekten böylesine hukuk dışı, böylesine adil olmayan bir yasa daha olamaz. Bu aslında, Türkiye'de bakın, bu işle�

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Öztürk, lütfen tamamlayınız.

ALİ RIZA ÖZTÜRK (Devamla) - Bu kanun tasarısına tüm hukukçular karşı. Bunu Komisyon Başkanı da biliyor, Adalet Bakanı da biliyor. Adalet Bakanının kendisi de karşı. Buna Komisyon Başkanı karşı, buna hukukçular karşı, ceza hukukçuları karşı, Türk Ticaret Kanunu'nun Bilim Komisyonu Başkanı olan Ünal Tekinalp Hoca demeç veriyor, o da karşı. Bir tek savunan yok. Bu işlerle görevli Yargıtay 10. Ceza Dairesi karşı.

Bu tasarıyla siz ne yapıyorsunuz? Pansuman tedbir ama çek alacaklılarının durumunu daha da güçlendirecek, onların hak ve hukukunu daha da sağlama alacak, devleti tamamen çek alacaklılarının, tefecilerinin icra müdürü hâline, konumuna sokacak bir uygulamayı getiriyorsunuz. Bunu bizim Cumhuriyet Halk Partisi olarak savunmamız mümkün değildir.

Sayın Başkan burada iyi niyetlerini söyledi. AKP eğer reformcu olduğunu iddia ediyorsa reformcu olduğunu bu yasada göstersin. Türkiye'de çek kanunu gibi ayrı bir kanuna gerek yoktur.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

ALİ RIZA ÖZTÜRK (Devamla) - Bu kanundaki birtakım maddeler Türk Ticaret Kanunu'nun içerisine alınabilir ve yapılması gereken, çek kanununa tümden karşı çıkmaktır.

Ben saygılar sunuyorum hepinize. (CHP sıralarından alkışlar)



Sayın Ali Rıza Öztürk Milletvekilimize desteklerinden dolayı teşşekkür ederim

2 Yorum"ALİ RIZA ÖZTÜRK (Mersin) Çek Kanunu hakkında kürsü konuşması"

Adsız dedi ki...

bu gün büyük bir gün olucak inşallah rabbimin izniyle bütün çek mağdurlarınınesareti biticek inşallah bundan sonra bütün çek mağdurlarının yolu açık olsun inşallah hatice kahveci özdemir

Adsız dedi ki...

bu gün büyük bir gün olucak inşallah rabbimin izniyle bütün çek mağdurlarınınesareti biticek inşallah bundan sonra bütün çek mağdurlarının yolu açık olsun inşallah hatice kahveci özdemir

Yorum Gönder

“Hiç kimse yalnızca borcundan dolayı özgürlüğünden yoksun bırakılamaz “

http://www.wikio.comFriendFeed'de bana abone olAdd to Technorati FavoritesPowered by  MyPagerank.Net web siteleriEconomics Blogs - BlogCatalog Blog Directory

powered by Blogger | WordPress by Newwpthemes