Karşılıksız çek nedeniyle mahkemeye düşenleri mahkemeler borçlarını ödemedikleri için yargılıyor ve de hapis cezası veriyordu.
Bu uygulama uluslararası hukuk ilkeleriyle çelişiyordu. Borcunu ödemeyene hapis cezası bizden başka sadece Fransa’da vardı. O da kaldırıldı. Sadece çok özel kasta bağlı suçlarda hapis söz konusu. Dünyadaki bu gelişmeye benzer şekilde bizde de kanun değişikliği yapıldı ve karşılıksız çekte, borcunu ödemeyenlere (alacak senetlerinde/bonoda olduğu gibi) hapis cezası verilmemeye başladı.
Bu defa bizde yeni bir uygulama ortaya çıktı. Karşılıksız çekten yargılananlara mahkemeler, ödenmeyen miktara göre, “adli” para cezası hükmediyor. Bu “adli” para cezasını ödeyemeyenlere ise, para cezası güne çevrilerek hapis cezası veriliyor.
Uygulamada parası olmayana ve bu nedenle çekini ödeyemeyene devlet para cezası kesiyor. Parası olmadığı için bu cezayı da ödeyemeyenler, ceza miktarı kadar hapis yatıyor. Dikkat buyurulursa, bu cezanın karşılıksız çekin ödenmesiyle hiçbir ilgisi yok. Çünkü para cezasına hükmedilenler bir yerlerden para bularak para cezasını devlete ödeyebilseler de, karşılıksız çekten alacağı olanın eline bir kuruş geçmiyor. Cezayı ödeyemediği için hapis yatan kişiler işlerini ve para kazanma imkânlarını kaybettiğinden, alacaklılar paralarını tahsil ümidini hepten yitiriyor.
Bonoya hapis yok, çeke var
Burada bir açıklama daha yapmak gerek: Borç-alacak ilişkilerinin yasal belgesi borç senedi/bonodur. Dünyanın her yerinde borç-alacak ilişkileri bonoyla yürür. Borç senedini/bonosunu gününde ödemeyen hakkında kanuni takibat yapılır. Bu tür kanuni takibatta icra-iflas vardır ama hiçbir şekilde hapis yoktur. Sadece kötü niyetli uygulamalarda (dolandırıcılık suçlarında) hapis gündeme gelebilir.
Çekin vadelisi olmaz. Çek, ibrazında ödenmesi gereken bir belgedir. Bizde, kanuna karşı bir şekilde gelişen vadeli çek uygulaması piyasadan borç senedini/bonoyu kovdu. İç piyasa vadeli çekle işler hale geldi.
Bugüne kadar vadeli çekte hapis cezasının kaldırılması için ciddi teşebbüsler oldu. Fakat Türkiye’de iki güçlü lobi, hapis cezasının kaldırılmasına yönelik olan, TBMM’deki çalışmaları engelledi, engelliyor.. Bunlar (1) Tefeciler lobisi ile (2) Vadeli çek işlemlerine ağırlık veren bazı bankaların lobisidir.
Cinayete 6, çeke 5 yıl hapis
Bu yazıyı bir genç kızımızın gönderdiği mektupla bitireceğim. Mektup neyin ne olduğunu çok iyi anlatıyor:
“Sayın Hocam, babam 65 yaşında. Otuz yıldır gıda işi yapıyordu. Yanında 10 kişi çalıştırıyordu. Bugüne kadar hiçbir sigorta ve vergi borcu olmadı. Kriz çıkınca babama borçlu olanlar 1 milyon 200 bin TL tutarındaki vadeli çekleri ödeyemedi. Bu durumda babamın da 375 bin TL tutarındaki vadeli çekleri karşılıksız kaldı. Babamı mahkemeye verdiler.
Mahkeme para cezasına hükmetti. Bu para cezasını ödeme imkânımız olmadığı için her günü 100 TL’den sayarak babama 5 yıl hapis cezası verdiler. Babam şimdi hapiste. İşyeri kapandı. Yanında çalışanlar işsiz. Babam hapiste ama biz ne alacaklarımızı alabiliyoruz, ne de borçlarımızı ödeyebiliyoruz. Açık anlatımıyla, babamın hapiste yatmasının borçlulara yararı yok. İşyeri kapanmasaydı, alacaklarını alamasa bile borçlarını zamanla ödeyebilirdi.
Geçen gün gazetelerde okudum. Cinayet, gasp, sahtecilik gibi suçlardan iki defa müebbet hapse mahkûm edilen bir suçlunun müebbet hapis cezası önce 16 yıla indirilmiş. Sonra Rahşan Affı ile 10 yılı düşürülmüş. Suçlu 6 yılda tahliye olmuş.
Hocam, elinizi vicdanınıza koyunuz ve o suçlunun durumu ile babamın durumunu karşılaştırınız.”
Güngör Uras
Olayların içinden
guras@milliyet.com.tr
ÖZGÜRLÜKLERİN GENİŞLETİLMESİ
-
*Genel Kurul'da yeni yasama dönemiyle ilgili bir sunuş konuşması yapan
Meclis Başkanı Şahin, Türkiye'nin terör başta olmak üzere ülkenin
gelişmesine enge...
4 Yorum"Karşılıksız çeke önce para cezası sonra hapis"
kaçağım. Kendime yeni iş kurmam ve ailemle bir araya gelmem ancak cezaevine girmemi önleyecek çekle ilgili bu yasanın çıkmasıyla mümkün olacak. Bu yasayı çıkaranlara hayatım boyunca müteşekkir kalacağım.
bu arada yeni çek kanununda adli para cezasına çevireceklermiş ben param olsa zaten borçlarımı öderim..yani bize bu parayı öde ödemezsen hapis yatarsın yattıktan sonrada gene icralarla uğraşırsın çünkü borcun bitmiyor mu demek istiyorsunuz:((( bakın evime icra geldiğinde kızımın odasındaki küçük televizyonu götürmeleri çok koymuştu bana çünkü ben onu bitek onunla oyalayabiliyordum...o zaman daha ozr olanı yaşayacağımızdan haberim yoktu bu kadar kötü olacağını adaletin bu kadar acımasız olduğunu bilmiyordum..lütfen kanunu çıkarırken bizleri düşündüğünüzü gösterin lütfen. lütfen lütfen
enflasyonu, ekonomik paketleri ve krizi ben yapmadim ama ne hikmetse onlarin verdiği kötü sonuçlardan hep ben ve bemin gibi vatandaşlar etkilendi. artik dayanacak gücüm kalmadi bu son ekonomik krizin içinden çikamiyorum. hapise girmekten çekinmiyorum. çünkü bunlarin suçlusu ben değilim. bizi yanliş yönetenler verikleri kararlarin cezalarini allahlarindan bulsunlar diyorum. ama bunun sonucunda sikintiyi çekecek olan 6 ve 7 yaşindaki iki evladim. ben sadece onlar için korkuyorum.
borçluluk psikolojisiyle olan ezginliğimizi atalim,ve kendimiz,ve bizim durumumuzda olan ve olacak tüm tüccarlar için eyleme gecelim.yoksa sessiz sessiz hepimiz içeri girip , bir gün birinin aklina gelene kadar bu zulüm devam edecek.bir yürüyüs yapalım,duyuralım sesimizi.panellere katılalım,gkendi sesimizi kendimiz duyuralım.yoksa kimse yapmıcak bunu..internette yaptığımız yorumlar yakarışlar sadece bizler tarafından okunmakatan öteye gitmediğini görüyorum.daha güçlü eylemler yapmalıyız ,bu yanlış uygulamayı durdurmak için,haksızmıyım
Yorum Gönder
“Hiç kimse yalnızca borcundan dolayı özgürlüğünden yoksun bırakılamaz “